ALMANYA NİTELİKLİ GÖÇ YASASI
Almanya İstihdam Araştırmaları Enstitüsü tarafından 1995 – 2017 yılları arasındaki veriler baz alınarak yapılan çalışmada, gelişmiş ülkelerde ortalama yeterlilik gerektiren işlerde istihdam oranı azalırken, düşük ve yüksek vasıflı işlerde bu oranın arttığı tespit edilmiştir. Almanya özelinde ise emekli olan nitelikli işçilerin yerine aynı sayıda genç çalışan yetiştirelememesi nedeniyle işgücü potansiyelinin önümüzdeki yıllarda hızlı bir düşüş yaşaması beklenmektedir.
Yapılan çalışmalar, vasıflı mesleklerdeki işlerin dijitalleşme nedeniyle yüksek bir değişim potansiyeline sahip olduğunu, bu nedenle, gelecek yıllarda iş tanımlarında ciddi değişiklikler yaşanabileceğini, işler daha esnek hale gelirken istihdam ihtiyaçlarının bireyselleşeceğini göstermektedir. Özellikle genç çalışanlar arasında yaygınlaşan dijitalleşme ve buna bağlı olarak değişen değerlerin, işlerin esnekleşmesine yol açacağı, eğitimden emekliliğe kadar tek bir işverenle ve sürekli bir işe sahip olunan istihdam süreçlerinin bundan böyle daha nadir hale geleceği öngörülmektedir.
Tüm bu değerlendirmeler ışığında Almanya iş piyasasının önümüzdeki döneme yönelik yol haritasını belirlemek maksadıyla bir çalışma başlatılmıştır. Bu çalışma temelde dört esasa dayanmaktadır:
- İstihdam süreçleri ve iş fırsatları konusunda bireysel tavsiye, yerleştirme, yeterliliklere erişim konularında güvenilir destek sağlayacak şekilde kurumsallaşmak,
- Sosyal uyum konusunda destek sağlamak ve yabancılar için katılımcı fırsatlar geliştirmek,
- Eğitim ve işgücü piyasasını kurumlar eliyle şekillendirmek,
- Dijitalleşmenin imkan ve kabiliyetlerini kullanmak.
Almanya’daki demografik değişim toplum yapısını uzun vadede hızlı bir şekilde dönüştürebilecek niteliktedir. Doğum oranlarının sürekli düşüş göstermesi ve artan yaşam kalitesi beklentileri neticesinde Alman nüfusun yaş ortalaması giderek artmaktadır. Buna paralel olarak göçmenlerin nüfus içerisindeki oranı da artmaya devam etmektedir. Bu nedenle Almanya göçmenlerin kaynak ve potansiyellerinden daha fazla ve sürdürülebilir şekilde istifade etmeyi hedeflemeketedir. Böylelikle bir taraftan göçmenlerin sosyal entegrayonuna katkı sağlanırken diğer yandan da vasıflı ve genç işçilerin istihdam sorunları giderilmiş olacaktır.
Bu kapsamda, demografik gelişimi dikkate alan personel politikasının ayrılmaz bir parçası olarak, göçmenler için bir takım destek tedbirleri yürürlüğe konulmuş, diğer taraftan, “Ulusal Entegrasyon Eylem Planı” hazırlanarak uygulamaya geçirilmiştir.
Alman Federal Hükümeti böylelikle dengeli bir işgücü piyasası oluşturmayı amaçlamaktadır. İstihdamdaki büyümeye ve kalifiye işgücü talebindeki artışa bağlı olarak, yalnızca yerel potansiyelden daha etkili bir şekilde faydalanmak değil, aynı zamanda Almanya’da yaşayan ve iş arayanlar için ihtiyaç duydukları danışmanlık ve desteği de sağlamak hedeflenmektedir. Ayrıca, giderek daha fazla nitelikli işçinin, ihtiyaç bazlı olarak, yurtdışından istihdamı üzerinde yoğunlaşılmaktadır. Bu, hem AB içindeki ülkelerden işçilerin serbest dolaşım hakkının kullanımını hem de giderek artan oranda üçüncü ülkelerden işgücü transferini içermektedir.
1 Mart 2020 tarihinde yürürlüğe giren yeni Nitelikli Göç Yasası sonrasında, önceden sadece mesleki eğitim gerektiren sınırlı sayıdaki meslek için mümkün olan imkanlar, üçüncü ülkelerden gelecek olan akademik denkliğini veya mesleki yeterliliğini almış olan nitelikli işçileri de kapsayacak şekilde genişletilmiştir.
Böylelikle Alman işgücü piyasasındaki nitelikli çalışan ihtiyacının karşılanması ve iş piyasasındaki boşlukların da doldurulması hedeflenmektedir. Bu noktada ihtiyaçlara uygun şekilde uluslararası vasıflı işgücünü çekmek için uygun göç ilkelerini belirlemek üzere Federal İstihdam Bürosu (BA) görevilendirilmiştir.
Daha önceki deneyimlerden yola çıkılarak, nitelikli işgücü eksikliğinin tüm meslekler, sektörler ve bölgeler için aynı olmadığı belirlenmiş, Alman eğitim ve öğretim sisteminin belirli özellikleri nedeniyle, tüm meslekler için nitelikli işgücünün yurt dışından temin edilmesi eşit derecede uygun görülmemiştir.
Özellikle nitelikli işgücünün yurt dışından istihdamı için uygun olan meslekleri tanımlamak üzere bir ihtiyaç analizi geliştirmiştir. Federal İstihdam Bürosu Vasıflı İşgücü Darboğaz Analizi olarak bilinen bu çalışma yurt dışından vasıflı işçi alınmasına uygun olan meslekleri tanımlamak için bir çok farklı kriter içermektedir.
İhtiyaç analizi üç aşamada gerçekleştirilmiştir.
İlk adımda, “2010 Alman Meslek Sınıflandırması”na uygun “Vasıflı İş Darboğaz Analizi”ne ek olarak, mesleki kategorilerin düzeyi için iki ilave gösterge dikkate alınmıştır.
- 2016-2018 yılları arasında sosyal güvenlik primlerine tabi yabancı uyrukluların sayısındaki değişim oranı,
- 2018’de üçüncü ülke vatandaşları için verilen istihdam onaylarının sayısı.
İkinci adımda, daha kısa bir odak meslek listesi oluşturmak maksadıyla, analiz edilen meslek kategorilerini daha detaylı incelemek için nitel bir profesyonel değerlendirme yapılmıştır.
Üçüncü adımda ise ortaya çıkan liste iç ve dış piyasa ile karşılaştırılmıştır.
Sonuç olarak, “Alman Meslek Sınıflandırması 2010” uyarınca, 33 meslek tipinden;
- 41’i kalifiye işçi,
- 5’i uzman,
- 8’i ileri seviye uzman,
Düzeyinde olmak üzere toplam 54 meslek kategorisi belirlenmiştir.
Yapılan analiz neticesinde;
- Kalifiye işçi düzeyinde ihityaç duyulan meslek grupları metal, elektrik ve inşaat sektörleri olarak belirlenirken,
- Uzman ve ileri seviye uzman düzeyinde ise ağırlıklı olarak mühendislik, BT ve sağlık sektörlerinde işgücü ihtiyacı olduğu tespit edilmiştir.
Nitelikli personel istihdamı için stratejiler
Demografik bir değişimle karşı karşıya olan Almanya, iş dünyasının giderek uluslararası bir hale dönüşmesi ile birlikte, sahip olduğu yerli potansiyelleri daha iyi kullanmanın yanı sıra diğer ülkelerden vasıflı işçiler kazanılması konusunu da gündemine almıştır.
EURES (Avrupa İstihdam Servisleri) ağının sağladığı destek sayesinde Almanya ile AB ülkeleri arasındaki mesleki hareketlilik üst düzeye çıkmıştır. Bunun yanısıra “Strateji 2025” hedefleri doğrultusunda, üçüncü ülkelerden (AB, AEA ve İsviçre dışında kalan ülkeler) vasıflı işgücü edinme faaliyetlerini yoğunlaştırmıştır.
Üçüncü ülkelerde kalifiye eleman alımı
Almanya, orta ve uzun vadede, özellikle üçüncü ülkelerden vasıflı işçileri içeren ve işgücü piyasasının gereksinimlerine hitap eden bir göçe ihtiyaç duymaktadır. Bu kapsamda 1 Mart 2020 tarihinden itibaren yürülüğe giren “Nitelikli Göç Yasası” bu sürecin yasal zeminini oluşturmaktadır.
Avrupa bölgesinden gelecek işçiler için işe alım faaliyetlerini yürütmekte olan Federal İş Bulma Kurumu, üçüncü ülkelerden gelecek nitelikli işgücü transferinde hedeflenen sonuca ulaşılabilmesi maksadıyla gerekli ağların ve yapıların geliştirilmesini sağlamıştır.
Avustralya, Kanada, İsrail, Japonya, Kore Cumhuriyeti, Yeni Zelanda ve Amerika Birleşik Devletleri vatandaşları vizesiz olarak Almanya’ya girebilirler ve ülkeye geldikten sonra oturma iznini alabilirler. Oturma izni alır almaz çalışmaya başlayabilirler.
Diğer tüm ülkelerin vatandaşları Almanya’ya girmek için vizeye ihtiyaç duyarlar ve Almanya’da yaşayabilmeleri ve çalışabilmeleri için bunu Almanya’ya girdikten sonra oturma iznine dönüştürmelidirler.
Mesleki ya da akademik bir kursu tamamlayan vasıflı işçiler;
- Belirli bir iş teklifi almış olmaları,
- BA tarafından istihdam için onay verilmiş olması,
- Mesleki eğitim veya diplomalarının denkliğinin alınmış olması,
- 45 yaşın üzerindekiler için, geçerli emeklilik belgeleri olması veya yasal emeklilik sigorta sistemindeki ödenecek brüt maaş, yıllık prim değerlendirme tavanının en az % 55’i olması,
durumunda dört yıllık bir süre için oturma izni alabilirler. İş sözleşmesi daha kısa bir süre ile sınırlıysa, bu süre için oturma izni verilecektir. Oturma izninin ön koşulları uygulanmaya devam ederse, oturma izni uzatılabilir veya daimi oturma izni verilebilir.
Yeni Nitelikli Göç Yasası, üçüncü ülkelerden eğitim almak isteyen insanların Almanya’ya seyahat etmeleri için bir eğitim yeri aramasını sağlamaktadır. Aşağıdaki ön koşullar yerine getirilirse, eğitim yeri arama vizesi verilebilir:
- Eğitim almakla ilgilenen kişi 25 yaşından büyük değilse,
- Kişinin yurtdışındaki bir Alman okulundan aldığı ve Almanya’da veya sertifikanın alındığı ülkede öğrenim görme hakkını haiz bir okul bitirme sertifikası varsa,
- Kişinin CEFR’nin en az B2 seviyesinde Almanca dil bilgisi varsa,
- Kişinin Almanya’da yaşamak için yeterli fonu varsa,
Tüm şartlar yerine getirilirse altı aya kadar oturma izni verilebilir. Kişinin eğitim yeri ararken Almanya’da çalışmasına izin verilmez. Bu süre içerisinde bir eğitim yeri bulunamaması durumunda, kişi Almanya’yı terk etmek zorundadır. Aynı amaç için bir sonraki giriş, Almanya’da geçirilen süre kadar yurtdışında geçirildikten sonra mümkün olabilmektedir.
Geçerli bir eğitim yeri teklifi almaları durumunda, vizesi olan üçüncü ülke vatandaşları mesleki eğitim amacıyla Almanya’ya girebilir ve eğitimlerine hemen başlayabilirler. Aşağıdaki ön koşullar yerine getirilirse giriş vizesi verilir:
- Almanya’daki bir şirketteki eğitim yerinin teyit edilmiş teklifi belgelenmiştir.
- Kursiyerin en az CEFR’nin B1 seviyesinde Almanca dil becerileri vardır. Eğitim veren şirket kişinin dil becerilerinin yeterli olduğunu teyit ederse bu belgeler istenmeyebilir.
Mesleki eğitim sırasında, kursiyerlerin haftada on saatten fazla olmamak koşuluyla mesleki eğitimleriyle ilgili olmayan bir işte çalışmalarına izin verilir.
Almanya’da mesleki eğitimin başarıyla tamamlanmasının ardından yabancı kursiyerlerin Almanya’da çalışmalarına izin verilmektedir. Bu kapsamda, iş arama amacıyla on iki aya kadar Almanya’da kalmalarına izin verilir.